20 Kasım 2018 Salı

"SÖKE İÇİN BİR DÖNEMLİK ÖDÜNÇ OY İSTİYORUM"

SÖKE BELEDİYE BAŞKANLIĞI İÇİN AK PARTİ'DEN ADAYLIĞINI AÇIKLAYAN TAMER MAKARAÇ, 3 DÖNEMDİR CHP'NİN YÖNETİMİNDE BULUNAN SÖKE'NİN GELDİĞİ NOKTANIN İÇLER ACISI OLDUĞUNU SÖYLEDİ

Tamer Makaraç, Söke'de sahibi olduğu tekstil fabrikasında basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Basın mensuplarına fabrikayı gezdiren Makaraç, ilçe ekonomisine yaptığı katkının yanısıra siyasetine de katkıda bulunmak istediğini kaydetti.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tamer Makaraç, kim olduğuna dair sorulara açıklık getirmek ve nasıl bir ortamda çalıştığını kamuoyuyla paylaşmak istediği için böyle bir toplantı düzenlediğini belirtti.
Makaraç, "Ben 1973 yılında Söke'de Kamyoncu Servet'in 9 çocuğunun en küçüğü olarak dünyaya geldim. İlkokulu bitirdikten sonra Söke Sanayi Sitesi'nde Konyalı Ali Usta'nın yanında çırak olarak çalıştım. Kısa bir süre Hollanda'da kaldım. 2001 yılında İzmir'de tekstil işine girdim. Ekonomik kriz sonrası fabrikamı Söke'ye taşıdım. Şu anda da 475 kişinin çalıştığı bu fabrikanın sahibiyim. Günlük hayatta 4-5 saatlik uyku ile yetinen, memleketine faydalı olmak için çalışan bir insanım" diyerek kendini tanıttı.

NEDEN AK PARTİ?

Kısa sürede elde ettiğiniz bu başarının ardından sizi siyasete iten etken nedir? sorusunu yanıtlayan Tamer Makaraç, "Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti'yi uzun bir süre takip ettim. 2008 seçimlerinde oy vermeye başladım ve partinin içerisinde bizler de olmamız lazım dedim. Şimdi de Ak Parti'den belediye başkan aday adayıyım. Biz siyasete Ak Parti hayranlığı ile başladık. İcraatlarına olan hayranlığımız dolayısıyla siyasete başladık. Halkınıza, yaşadığınız şehire heyecanınız var ise, onu ortaya koyabilirsiniz. Ama o heyecanınız, sevginiz yok ise istediğiniz kadar bilgi donanımız yüksek olsun, hizmet edemezsiniz.' dedi.

SÖKE'NİN KANAYAN YARASI SÖKE ÇAYI

Bir belediye başkan adayının öncelikle yaşadığı şehrin sorunlarının çözümüne yönelik plan ve projelerinin olması gerektiğini kaydeden Makaraç, "Eger siz bir belediye başkanı adayı olarak planlarınızı yapmadı iseniz, zaten başarılı olamazsınız. Üzülerek söylüyorum, Söke'nin katma değeri düşük. Neden düşük? Eger siz kanayan bir yaranızı Çay projenizi yapmıyorsanız katma değeriniz düşmeye başlar. Bugün bir garaj projenizi yapmıyorsanız katma değeriniz düşer. Eğer şehir planlarınızı yapmıyorsanız katma değeriniz düşer. Ben bu memleketin çayında yüzdüm arkadaşlar. Ben Konak Mahallesi'nde yaşadım. O çayda balık tuttum. Bu şehirde yaşayanlar, Abalaki'de oturanlar bunu bilir. Bunlar çok büyük projeler değil arkadaşlar. Sadece hedeflerinizi koyacaksınız ve çözüme kavuşturacaksınız." şeklinde konuştu.

"BELEDİYE BAŞKANININ KÜSME HAKKI YOK"

Bir şehri yönetmeye talip olan kişinin ufkunun geniş olması gerektiğinin altını çizen Tamer Makaraç, "Kendi işimizde yapmadığımız, yapmaktan imtina gösterdiğimiz hovardalığı 120 bin nüfusun reisi olan bir başkan olarak yapma lüksüne sahip değilsiniz. Patronunuzun Büyükşehir olduğu bir ortamda onunla küs olamazsınız. Bir belediye başkanı küsemez. Ben bu bahaneyi asla ve asla kabul etmiyorum. Bu ne demek? Bana bunu kimse anlatamaz. 120 bin kişinin kaderiyle oynayamazsınız. Yapamıyorsanız bırakacaksınız. Bu işin erbabı kimse o yapacak. Çevremizdeki kentlerden Didim ve Kuşadası kendi sınırlarını aştı. Sizin başta Aydın Büyükşehir olmak üzere, bölge şehirleri ile de koordine içinde olmanız gerekiyor.  Buradaki olay sağ parti, sol parti, Ak Parti, CHP değil. Bu şehir son 3 dönemini CHP ile yaşadı. Ve Sökemizin geldiği noktada ortada. Şimdi sıra bizde. Biz halkımızdan bir dönem için ödünç oy isteyeceğiz. Bunu sağlayabilirsek bir sonraki dönemde kendimizi tanıtmaya da gerek kalmayacak." dedi.

SÖKE'NİN VE SÖKELİNİN SORUNU OSB

Organize Sanayi Bölgesi'nin gelecekte Söke'nin en büyük sorunlarından biri haline geleceğini öne süren Makaraç, "Siz beyaz altın dediğiniz pamuğun yetiştiği bu kadar güzel bir ovanın içerisinde kalkıyorsunuz beton fabrikası kuruyorsunuz. Siz getiriyorsunuz buraya balık yemi kuruyorsunuz. İnanılır gibi değil. Lütfen arkadaşlar buna dur diyelim. Küçümsediğim için söylemiyorum ama, eğer siz buzdolabı satan arkadaşımızı OSB yönetimine sokarsanız, siz süt satan arkadaşımızı sokarsanız. Siz sadece ikili ilişkilerinizle bu adam iyiymiş deyip Organize Sanayiye getirirseniz burayı bitirirsiniz. Siz 100 bin metrekare yerde 100 kişiyi çalıştıran işletmelere yer verecek hovardalığı yapamazsınız. Böyle yaparsanız tabiki yer bulamazsınız. Bunun gibi bir tane daha yapsanız yine yetmez." diyerek görüşlerini dile getirdi.

(HÜSEYİN IŞIK)