AYDIN DSİ 21. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ, "MENDERES'TE MART SONUNDA YAŞANAN DURUM 1930'LU YILLARDAN BUYANA YAŞANAN OLAĞANÜSTÜ BİR DURUM"
DSİ'den yapılan yazılı açıklamada, son günlerde bazı yerel ve ulusal gazetelerde, barajlardan bırakılan suyun Büyük Menderes Nehrinin taşmasına neden olduğuna dair gerçek dışı haberlere yer verildiğine dikkat çekilerek, Menderes Nehri’nindeki taşkınların yoğun yağışlar nedeniyle gerçekleştiği ifade edildi.
Açıklamada, “Menderes Nehri taşkınlarının başlıca sebebi; baraj kapaklarının açılması ile değil, yoğun yağışlar ve bu yağışların etkisiyle eriyen karların kısa sürede Büyük Menderes yatağının taşıyabileceği akımların miktarından çok fazla akımların yatağa ulaşması ile meydana gelmiştir.Büyük Menderes yatağı 170-180 m³/s su taşıyabiliyorken yatağa yaklaşık 500-550 m³/s su gelmiştir." denildi.
Bu yıl Mart ayı sonunda yaşanan durumun 1930’lu yıllardan buyana ilk defa yaşanan olağanüstü bir durum olduğu da belirtilen DSİ açıklamasında, " Taşkının sebebi; çok yoğun Denizli-Babadağ, Honaz, Tavas, Kale, Beyağaç, Çameli bölgelerindeki karların erimesiyle oluşan yüksek akımlar hem Çürüksu çayı ile Büyük Menderese derive olmuş, buna ilave olarak Feslek, Kayran, Kestel, Çağlayandere, Malgaç çayı, Yağdere, Deliçay, Dandalas çaylarından gelen akımlar Büyük Menderes yatağının taşıma kapasitesinin üstüne çıkarak taşkın oluşmuştur. Barajların işletilmesinin titizlikle yapılması sayesinde hem baraj emniyeti sağlanmış hem de taşkının olumsuz etkileri en az düzeyde tutulmuştur. Eğer Çine Adnan Menderes Barajı, İkizdere Barajı, Karacasu Dandalas Barajları bitirilmemiş olsaydı ilimiz son yüzyılın en büyük sel felaketiyle karşı karşıya kalacaktı." ifadelerine yer verildi.
